Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the gotmls domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/alperkoc/silisyum.com.tr/wp-includes/functions.php on line 6114

Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the wordfence domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/alperkoc/silisyum.com.tr/wp-includes/functions.php on line 6114

Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the complianz-gdpr domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /home/alperkoc/silisyum.com.tr/wp-includes/functions.php on line 6114
Kentsel Dönüşüm – Kentsel Dönüşüm Merkezi | Silisyum İnşaat

KENTSEL DÖNÜŞÜM NEDİR?

Kentsel Dönüşüm - Riskli Yapı Tespiti

          Kentsel dönüşüm; şehir içerisinde belirlenen bölgelerdeki yapıların, imar planlarına, güncel yapı denetim esaslarına uygun olacak şekilde yeniden yapılandırılıp, inşa edilmesi veya hali hazırda var olan yapıların tekniğine ve mevzuata uygun olarak depreme dayanıklı hale getirilip, güçlendirilmesi, işlemidir. 

          Kentsel dönüşüm kapsamında uygulanan projeler, fiziksel koşulların yanı sıra dokusal uygunluk normlarına göre de yapılandırılır ve bu şekilde şehir dokusu güncellenerek daha planlı kontrollü ve modern bir hal alır.

NEDEN KENTSEL DÖNÜŞÜM?

          Ülkemizdeki yerleşim alanlarının/yerleşkelerin büyük kısmı doğal afet riski altında olan yerlere kurulmuş olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Silisyum inşaat‘ı diğer firmalardan ayıran en önemli özelliği uygun fiyat kaliteli işçilik ve çok kısa sürede kentsel dönüşüm projesini teslim etmesidir.

          Özellikle deprem, ülkemizin önemli bir gerçeğidir ve depreme karşı önlem alınmadan inşa edilen yapıların durumu daha tehlikeli hale gelmektedir.

          Türkiye’de deprem ve diğer sair afet risklerine karşı çeşitli dönemlerde düzenlemeler çıkarılmıştır ve bunlar mevcuttur; fakat bu kanunlar çoğunlukla afet sonrası iyileştirme sürecini kapsamaktadır, oysa yapılması gereken, önleyici politikaların benimsenmesidir. Özellikle deprem kuşağında bulunan bölgelerde yapıların sağlam ve depreme dayanıklı olması can ve mal güvenliğinin sağlanması açısından büyük önem teşkil eder.

          Buna göre 2012 yılında yürürlüğe giren 6306 sayılı “Kentsel Dönüşüm Yasası’nın temel amacı, afet riski altındaki alanlarda yapıların belirlenen çerçevede projelendirilip sağlıklı ve güvenli yaşama alanları oluşturmak üzere gerekli usul ve esasları düzenlemektir. Silisyum inşaat olarak İstanbul’daki eski yapıları İstanbul’un silüyetine uygun olarak tekrar inşa ediyoruz.

RİSKLİ YAPI / BİNA NEDİR, NASIL TESPİT EDİLİR?

          Riskli yapı/bina; deprem gibi, doğal bir afet neticesinde hasar alma veya yıkılma ihtimali bulunan yapılar için kullanılan bir terimdir. Binaların riskli yapı olarak kabul edilebilmesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yetkilendirilen kurum ve kuruluşlar tarafından incelenip tespit edilmesi gerekir.

          Gayrimenkul sahipleri, binalarının risk teşkil edip etmediğini öğrenmek için kendi istekleri ile ilgili bakanlığın yetkilendirdiği kuruluşlara ve kişilere, tapu ve kimlik fotokopisi ile müracaat ederek inceleme yaptırabilir.

          Yetkilendirilmiş uzman kişiler tarafından yapılan bu inceleme sonucunda yapı ağır risk içeriyorsa riskli yapı raporu verilen binalar için yıkım kararı çıkarılır. Tapu müdürlükleri, riskli gayrimenkulün sahiplerine tebligat göndererek yıkım kararını bildirir. Maliklerin 15 gün içerisinde rapora itiraz etme hakkı bulunur. İtiraz edilmediği müddetçe yapının 60 gün içerisinde yıkılması gerekir. 60 gün içerisinde gayrimenkul sahipleri binayı yıktırmaz ise azami 30 gün bir ek süre tanınır. Bu ek sürenin sonunda ise bina, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından mahalli idarelere yıktırılır.

          Bir yapının kentsel dönüşüm kapsamında yıkılıp devlet desteği ile yeniden inşa edilmesi için riskli yapı raporu bulunması gereklidir.

Depreme dayanıklı bina inşaatı, bir depremin neden olduğu sarsıntı ve yer hareketine dayanabilecek binaların tasarlanmasını ve inşa edilmesini içerir. Depreme dayanıklı bina yapımında kullanılan bazı temel ilke ve teknikler şunlardır:

Güçlü temeller: Bir binanın temeli, depreme dayanma kabiliyeti açısından kritik öneme sahiptir. Güçlü temeller tipik olarak, bir deprem sırasında uygulanan kuvvetlere dayanabilen betonarme veya duvardan yapılır.

Güçlendirilmiş duvarlar ve kolonlar: Çelik ve/veya betonla güçlendirilmiş duvarlar ve kolonlar, bir deprem sırasında ek dayanım ve stabilite sağlayabilir.

Esnek zeminler: Esnek olacak şekilde tasarlanan zeminler, bir depremden kaynaklanan enerjinin emilmesine yardımcı olabilir ve binanın geri kalanının hasar görmesini önleyebilir. Bu, çelik, betonarme veya ahşap gibi malzemelerin kullanılmasıyla sağlanabilir.

Sönümleme sistemleri: Sönümleyiciler ve amortisörler gibi sönümleme sistemleri, bir depremin enerjisini emmek ve binanın hasar görmesini önlemek için kullanılabilir.

Destek ve çapraz destek: Destek ve çapraz destek, bir binanın bir deprem sırasında çökmesini önlemeye yardımcı olabilir. Bu teknikler, mukavemetini ve stabilitesini artırmak için binanın yapısına çapraz destekler veya payandalar eklemeyi içerir.

Sismik izolasyon: Sismik izolasyon, izolatörler veya mesnetler kullanılarak bir binanın temelinin zeminden ayrılmasını içerir. Bu, bir deprem sırasında binaya aktarılan sarsıntı ve yer hareketi miktarını azaltabilir.

Düzenli bakım: Bir binanın yapısının ve sistemlerinin düzenli olarak bakımı, binanın zaman içinde depreme dayanıklı kalmasını sağlamaya yardımcı olabilir. Bu, düzenli denetimleri, onarımları ve gerektiğinde yükseltmeleri içerebilir.

Hiçbir binanın tamamen depreme dayanıklı olamayacağına dikkat etmek önemlidir, ancak bu tekniklerin ve ilkelerin kullanılması, bir binanın sismik aktiviteye dayanma kabiliyetini artırmaya ve hasar veya çökme riskini azaltmaya yardımcı olabilir.

Silisyum Kentsel Dönüşüm: Geleceğin Şehirlerini Bugünden İnşa Ediyoruz

Kentsel dönüşüm, sadece binaların yenilenmesinden ibaret değil; aynı zamanda yaşam kalitesini artırmak, çevresel sürdürülebilirliği teşvik etmek ve sosyal toplulukları bir araya getirmek anlamına gelir. Silisyum Kentsel Dönüşüm olarak biz, bu anlamın bilincinde hareket ediyor, şehirlerimizi daha yaşanabilir kılmak için özverili çalışmalar gerçekleştiriyoruz.

Neden Silisyum?

  1. Uzmanlık ve Tecrübe: Yılların verdiği deneyim ve sektördeki uzman kadromuz ile kentsel dönüşüm projelerinizi en yüksek kalitede tamamlıyoruz.
  2. Sürdürülebilir Çözümler: Yeşil inşaat uygulamaları ve enerji verimli teknolojilerle çevresel etkiyi en aza indiriyor, doğal kaynakları koruyarak gelecek nesillere daha yaşanabilir şehirler bırakma amacındayız.
  3. Topluluk Odaklı Yaklaşım: Toplulukların ihtiyaçlarına ve beklentilerine duyarlı projeler geliştirerek, sadece yapıları değil, hayatları da yeniden inşa ediyoruz.

Hizmetlerimiz

  • Riskli alan tespiti ve değerlendirme
  • Bina sağlamlaştırma ve güçlendirme
  • Yeşil bina tasarım ve uygulamaları
  • Enerji verimli çözümler
  • Çevresel etki değerlendirmesi

Değerlerimiz

  • Güvenilirlik: Projelerimizi zamanında ve söz verdiğimiz standartlarda tamamlıyoruz.
  • Şeffaflık: İş süreçlerimizde tam şeffaflık ilkesiyle hareket ediyor, müşterilerimizi her aşamada bilgilendiriyoruz.
  • Toplumsal Sorumluluk: Sosyal ve çevresel sorumluluklarımızın farkındayız; bu nedenle toplumun ve çevrenin yararına projeler üretmeye özen gösteriyoruz.

Hayallerinizdeki şehri birlikte inşa edelim. Silisyum Kentsel Dönüşüm’ün uzman ekibiyle bugün tanışın ve kentsel dönüşümde fark yaratın!

Kentsel dönüşüm, şehirlerin ve kentsel alanların fiziksel, sosyal ve ekonomik olarak yeniden yapılandırılmasını ifade eder. Bu süreç, genellikle eski ve yıpranmış binaların, altyapının ve diğer kentsel öğelerin modernize edilmesi veya değiştirilmesi ile ilgilidir. Ancak bu tanım, kentsel dönüşümün sadece fiziksel bir süreç olmadığını, aynı zamanda sosyal ve ekonomik boyutları olan karmaşık bir olgu olduğunu gözden kaçırmamalıdır.

Kentsel Dönüşümün Temel Özellikleri:

  1. Fiziksel Yenileme: Eski, riskli ve sağlıksız binaların yıkılıp yerine daha modern, sağlam ve fonksiyonel binaların inşa edilmesi.

  2. Sosyal Yeniden Canlandırma: Kentsel dönüşüm, aynı zamanda sosyal yapıyı da etkiler. Bu, toplulukların daha uyumlu, sosyal ve aktif olmasını teşvik edebilir.

  3. Ekonomik Kalkınma: Yeniden yapılandırılan alanlar, iş olanakları, turizm ve ticaret gibi ekonomik fırsatları artırabilir.

Kentsel Dönüşümün Avantajları:

  • Riskli ve eski yapıların yerini daha sağlam ve modern binalar alır.
  • Yenilenen alanlar ekonomik değer kazanır.
  • Şehrin genel estetiği ve yaşam kalitesi artar.
  • Altyapı ve ulaşım olanakları iyileştirilir.

Kentsel Dönüşümün Zorlukları:

  • Mevcut sakinlerin yerinden edilmesi veya ekonomik olarak zorlanması gibi sosyal maliyetler.
  • Tarihi veya kültürel değeri olan yapıların yıkılması riski.
  • Büyük maliyetler ve finansman zorlukları.
  • Sürdürülebilirlik ve çevresel endişeler.

Sürdürülebilir Kentsel Dönüşüm:

Son yıllarda, kentsel dönüşüm projeleri sürdürülebilirlik ilkeleriyle daha uyumlu hale gelmeye başladı. Bu, enerji verimliliği, yeşil bina standartları, topluluk katılımı ve doğal kaynakların korunması gibi konuları içerir. Sürdürülebilir kentsel dönüşüm, şehirlerin ekonomik, sosyal ve çevresel olarak dengeli bir şekilde büyümesini teşvik eder.

Kentsel dönüşüm, sadece binaların ve yolların yeniden inşası değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik değişiklikleri de içeren kompleks bir süreçtir. Bu sürecin başarılı olması için tüm paydaşların – yerel yönetimler, sivil toplum, özel sektör ve toplulukların – etkin bir şekilde katılımı gerekmektedir.